International Journal of Hematology and Oncology 2008, Vol 18, Num 2 Page(s): 74-78
Yenidoğanda Oral ve İntramuskuler Vitamin K’nın PT ve APTT Üzerine Etkilerinin Karşılaştırılması

Mohsen JAFARZADEH1, Ashraf MOHAMMADZADEH2, Ahmad S. FARHAT3, Mohammad R. KERAMATİ4, Mohammad KHAJEDALUEİ5

1Mashhad University of Medical Science, Neonatal Research Center, Pediatric Department, IRAN
2Mashhad University of Medical Science, Neonatal Research Center, NICU, IRAN
3Mashhad University of Medical Science, Neonatal Research Center, NICU, IRAN
4Mashhad University of Medical Science, Neonatal Research Center, Department of Hematology, IRAN
5Mashhad University of Medical Science, Neonatal Research Center, Community Medical Department, IRAN

Keywords: Vitamin K eksikliği, Yenidoğan, PT, APTT
Yenidoğanda Oral ve İntramuskuler Vitamin K’nın PT ve APTT Üzerine Etkilerinin Karşılaştırılması Bu çalışmanın amacı, yenidoğanda oral ve intramuskuler K vitaminin PT (protrombin zamanı) ve APTT (aktive parsiyel tromboplastin zamanı) üzerine etkisini karşılaştırmaktır. İmam Rıza Hastanesinde 6 Şubat 2006’dan itibaren doğan 95 sağlıklı ve doğum ağırlığı 2500 gramın üzerinde olan bebekler çalışmaya alınmıştır. Yenidoğanlar iki gruba ayrılmıştır. Doğumdan sonraki ilk 6 saatte enjeksiyon grubuna (n=45) 1 mg vitamin K (Phytonadion) intramuskulerolarak yapılmış ve oral gruba (n=50) 2 mg vitamin K oral yolla verilmiştir. PT ve APTT değerleri vitamin K verilmesinden 12 saat sonra ölçülmüştür.

PT ve APTT değerleri vitamin K enjeksiyonundan 24.78 ± 9.95 saat ve oral grupta 22.16 ± 7.4 saat sonra ölçülmüştür (P=0.14). Ortalama PT enjeksiyon grubunda 16.77 ± 4 saniye ve oral grupta 16.39 ± 2.98 saniye olarak ölçülmüştür (P=0.38). Ortalama APTT enjeksiyon ve oral gruplarda sırasıyla 37.73 ± 22.25 ve 34.95 ±7.73 saniye bulunmuştur
(P=0.69 ).

Yeni doğanın klasik hemorajik hastalığı, vitamin K ile önlenmiştir. Bu çalışma PT ve APTT değerleri açısından gruplar arasında önemli fark göstermemiştir. Bu nedenle, hem oral hem de intramuskuler vitamin K yeni doğanın klasik hemorajik hastalığını önleyebilir. Ancak, geç dönem sonuçlarının aydınlatılması için ek çalışmalara ihtiyaç vardır.