International Journal of Hematology and Oncology 2007, Vol 17, Num 1 Page(s): 001-006
Hodgkin ve Non-Hodgkin Lenfoma Olgularında Hepatit B Enfeksiyonu ve Klinik Önemi

Abdullah ALTINTAŞ1, Mehmet A. KAPLAN1, Timuçin ÇİL1, Şerif YILMAZ1, Kadim BAYAN1, Ramazan DANIŞ1, Orhan AYYILDIZ1

Dicle Üniversitesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, DİYARBAKIR

Keywords: Hepatit B virüsü, Lenfoproliferatif hastalıklar
Hepatotropik bir virüs olan hepatit B virüsü (HBV) lenfoid hücrelerde de çoğalma potansiyeline sahiptir. Bu durum HBV enfeksiyonu ile lenfoma arasındaki potansiyel ilişkiyi araştırmaya yöneltmiştir. Biz bu çalışmada HBV enfeksiyonunun nisbeten yüksek olduğu Güneydoğu Anadolu bölgesinde Hodgkin lenfoma (HL) ve non-Hodgkin lenfoma (NHL) olgularımızda HBsAg ve AntiHBs sıklığını retrospektif olarak araştırdık. Ocak 1995 ile Aralık 2005 tarihleri arasında 203’ü NHL (%73.6), 73’ü (%26.4) HL tanılı toplam 276 hasta dahil edildi. Toplam 40 hastada HBsAg pozitif saptandı (%14.5). Bu olguların 12 tanesi HL (%16.4), 28’i NHL (%13.7) gurubundaydı. AntiHBs 123 vakada (%44.5) pozitif bulundu [29 (%39.7) HL ve 94 (%46.3 NHL] . Son iki yılda 11 lenfoma olgumuz lamivudin proflaksisi almıştır. Bu olgulardan 10’unda viral reaktivasyon bulguları izlenmezken, diffüz büyük hücreli NHL tanılı lamivudin proflaksisi alan bir hastada viral reaktivasyon gelişti. Profilaksi almamış olan bir HL olgumuzda da Anti- HBc IgM pozitifliği ve transaminaz yüksekliğiyle karakterize HBV reaktivasyonu gözlendi. Bizim çalışmamızda lenfoma olgularında HBsAg sıklığı genel popülasyona oranla daha yüksek bulunmasına karşın, HBV ile HL ve NHL’nin olası etyolojik ilişkisini aydınlatmak amacıyla daha geniş prospektif çalışmalar yapılmalıdır. HBV taşıyıcılarında kemoterapi uygulaması öncesinde lamivudin proflaksisi başlanmalı ve kemoterapi bitiminden sonra en az bir yıl devam edilmelidir.